Biz Sizi Arayalım

divider

Usulsüz Tebligat

separator

Usulsüz Tebligat

/ 0 Comments /

Tebligat Nedir?

Yazımızda tebligat ve usulsüz tebligat hususu detaylı şekilde ele alınacaktır. İlgili kişinin hukuksal ve yargılama süreci durumunu etkileyen veya bildiren yazı ve belgelerin tümüne tebligat denir. Tebligat Kanunu’nun 8. maddesine göre tebligatta bulunan konu, tebligatı çıkaran merci veya kurumun muhataba bildirilmesini istediği evrakın içerisinde bulunur. Örneğin ödeme emri, 103 davetiyesi bunlara örnek verilebilir.

Tebligat Nasıl Yapılır?

Tebligat kişinin bilinene en son adresine yapılır. Ancak kişinin bilinen adresi tebligata uygun değilse tebligat kişinin adres kayıt sistemi olan mernisteki adresine göre yapılır.

Gerçek Kişilere Tebligat Nasıl Yapılır?

Ana kural tebligatın asıl kişiye bizzat yapılmasıdır. Ancak bazı durumlarda asıl kişi adına da tebligatın başkaları tarafından alınabileceği söz konusu olabilir. Örneğin asıl kişinin konutunda bulunan diğer kişilere de tebligat yapılabilir. Ancak bunlar için bazı şartlar mevcuttur.

  1. Öncelikle asıl kişinin konutta bulunup bulunmadığı konusunda net bir şekilde belirlenmelidir. Bu konuda Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/5658 Karar No: 2021/6800 sayılı kararında asıl kişi olan muhatabın tebliğ işlemi sırasında konutta olup olmadığı belirlenmeden eşe yapılan tebligatın geçersiz olduğuna kanaat getirmiştir.
  2. Tebligatı alacak kişinin asıl kişi ile aynı konutta yaşaması gerekmektedir. Komşuya veya binada bulunan herhangi bir görevliye yapılan tebligat usulsüzdür. Ancak evde bulunan aşçı, temizlik görevlisi, bahçıvan vs. sürekli aynı evde ise bu kişiye de tebligat yapılabilir.
  3. Tebligat yapılan kişinin ilgili adreste devamlı oturması gerekir. Kişinin yılın belli dönemlerinde tatil amaçlı gittiği yazlığa yapılan tebligat usulsüzdür.
  4. Tebligat yapılacak kişi görünüşü itibariyle 18 yaşından büyük olmalıdır. Tebligat yapılacak kişinin belirgin bir şekilde ehliyetsiz bulunmaması gerekir. Çok yaşlı veya çok hasta görünen birine yapılan tebligat usulsüzdür.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/9763 Karar No: 2021/9527 sayılı kararında muhatabın adreste olmadığının tespiti ile tebellüğe ehil olduğu belirtilmek suretiyle muhatabın annesine yapılan tebligatın tebliğ işleminin usule uygun olduğuna karar vermiştir.

İlgili Adreste Kimsenin Bulunmaması veya Tebligatın Alınmasından Kaçınılırsa Ne Olur?

Görevli memur bu gibi durumlarda tebligatı ilgili muhtarlığa götürür. Tebligatın muhtarlığa verildiğine ilişkin kapıya ihtarnameyi yapıştırır. Görevli memur orada bulunan herhangi bir komşuya da haber verir. Böylelikle tebligatın muhtarlığa verildiğine ilişkin ihtarnamenin kapıya yapıştırılması ile tebligat tebliğ edilmiş sayılır. Kapıya ihtarname yapıştırılmaması usulsüz tebligat olur.

Muhatap Adına Tebligatı Kabule Yetkili Kişinin Muhatabın Adresten Geçici Olarak Ayrıldığını Bildirmesi Durumunda Tebligat

Asıl kişiye konutunda geçici olarak ayrılması akabinde tebligatın verilememesi durumunda asıl kişi adına tebligat yapılabilecek kişilerin bunu belirtmesi ve görevli memurun bunu not alması gerekmektedir. Ardından kişiye imzalatılır ve tebligat yapılmış sayılır.

Tebligatı almaya yetkili kişi muhatabın adresten geçici olarak ayrıldığını bildirerek tebligatı almaktan kaçınırsa tebligat yine muhtara yapılır ve buna ilişkin ihtarnameyi içeren kağıt kapıya yapıştırılır. Bu durumda tebligat ihtarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihten itibaren 15 gün sonra yapılmış sayılır.

Gösterilen Adresin Muhataba Ait Olmaması Veya Bu Adresten Taşınmış Olması ya da Bu Adreste Hiç Yaşamamış Olması Durumunda Tebligat

Gösterilen adres kişinin adres kayıt sistemindeki yani mernis adresi olmasına rağmen kişi ilgili yerde hiç bulunmamış veya o yerden sürekli olarak ayrılmış olabilir. Bu durumda tebliği yapacak memur ilgili evrakı yerleşim yerinin muhtarlığına teslim eder. Tebligatın muhtara veya başka bir görevliye yapıldığına dair bilgi içeren ilgili ihtarname binanın kapısına yapıştırılır. Tebliğ tarihi, ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih olarak sayılır.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/15-548 Karar No: 2021/279 sayılı kararında adreste bulunmama sebebinin tebliğ mazbatasına yazılmamış olmasını tebligatın usulsüz tebligat olarak nitelendirilmesi gerektiğine karar vermiştir.

Tüzel Kişilere Tebligat Nasıl Yapılır?

Tüzel kişilere yapılacak tebligatta tüzel kişiliğin yetkili temsilcilerine tebligat yapılabilir. Kendilerine tebliğ yapılacak yetkililerin o an iş yerinde bulunmaması durumunda tebligat orada hazır bulunan memur veya hizmetlilerden birine yapılır. Tebligat bu kişilere yapıldığında yetkili temsilciye yapılmış sayılır. Bu durumda muhatabın adresinde bulunan memur veya hizmetli olmayan birine yapılan tebligat usulsüz sayılacaktır.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/10819 Karar No: 2021/10655 sayılı kararında tebligatı alanın şirket yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi bir çalışan olup olmadığının tespiti yapılmadan yapılan tebligatın usulsüz tebligat olduğuna kanaat getirmiştir.

Usulsüz Tebligat Nedir?

Usulsüz tebligat kanunda belirtilen usullere uyulmadan yapılan tebligata denir. Usulsüz tebligat durumunda tebligat yapılmamış gibi hukuki sonuç doğurur. Usulsüz tebligatı öğrenen kişi tebligat konusunu öğrendiğini beyan ettiği anda tebligat yapılmış sayılır. İlgili kişinin öğrendiğini belli ettiği tarih tebliğ olunan tarih olarak sayılır.

Usulsüz Tebligat Sonuçları Nelerdir?

Usulsüz tebligat direkt olarak geçersiz sayılmaz. Usulsüz tebligatın yapıldığı muhatap tarafından öğrenildiği anda tebliğ edilmiş sayılır. Ancak usulsüz tebligat öğrenilmedikçe yapılmış sayılmaz.

Usulsüz Tebligat Şikâyeti Nasıl Olur?

Tebligat usulsüz yapıldığı vakit tebligatın muhatabı hak kaybına uğrayabilir. Böyle bir durumda hak kaybı olmaması adına tebligatı gönderen ilgili idareye tebligatın usulsüz olduğu haber verilmelidir. Muhatap tebligatın usulsüz olduğunu her türlü delil ile ispatlayabilir. Usulsüzlüğün re’sen incelenmeyeceği kanun ve Yargıtay kararları ile açıktır.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/11746 Karar No: 2019/14741 sayılı kararında tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin re’sen bir incelemenin yapılmayacağına karar vermiştir. Böylelikle tebligatın usulsüz olduğunu taraflar iddia etmelidir.

Usulsüz tebligat İcra ve İflas Kanunu’na ilişkin ise ilgili kanunun 16. maddesinin 1. fıkrası gereğince yapılan işlem 7 gün içinde icra mahkemesine şikâyet edilmelidir. Bu tebligat bir kamu düzenini ilgilendiren tebligat ise süre sınırı bulunmamaktadır.

Madde 16 – Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikâyet olunabilir. Şikâyet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.

Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikâyet olunabilir.

İcra takibinde dayanak belge bulunmaması da hukuka aykırılık teşkil edebilmektedir. Bu konudaki yazımızı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.

Usulsüz Tebligatta Ödeme/İcra Emrinin İptali Nasıl Olur?

Bahsedildiği üzere kanuna ve yönetmeliklere uygun yapılmayan tebligatlar usulsüz tebligat sayılır ve hiç yapılmamış gibi hüküm ve sonuç doğurur. Ancak kişi usulsüz tebligatı öğrendiği andan itibaren tebligat yapılmış sayılır. Aksi durumda tebligat yapılmamış sayılır. Usulsüz tebligat durumunun icra mahkemesine şikâyeti gibi durumlarda Gerekli görülen hallerde, tebligatın usulsüz olup olmadığının anlaşılması için bilirkişi incelemesi yapılabilmektedir. Usulsüz tebligatın da tebliğ tarihi, muhatabın bildirdiği tarih olmakta ve bu tarih geçerli sayılmaktadır. Aksi bir tarih ileri sürülememekte ve geçerli olmamaktadır.

Tebligatın usulsüz olması ile ilgili kişi hak kaybına uğramışsa ilgili idareye usulsüzlük hakkında bildirimde bulunmalıdır. Eğer bu tebligat İcra ve İflas Kanunu’nu ilgilendiriyorsa kişi yukarıda belirtilen sürelere uyarak icra mahkemesine şikâyet edebilir. Tebligatın usulsüz olduğu veya içeriğinde bulunan imzanın sahte olduğuna dair her türlü ispat aracı kullanılabilir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/15-251 Karar No: 2018/10-46 sayılı kararında tebligattaki imzanın sahte olduğuna ilişkin her türlü kanıtlanabileceği kararı verilmiştir.

Tebligat ve usulsüz tebligat konusunda hukuki destek almak için mutlaka bir avukat ile irtibat kurmanızı önermekteyiz.

Stj. Av. Emrullah Özalp

 

separator

No comments so far!

Comments are closed

separator